20 Ocak 2021 Çarşamba

Ab-ı Hayat

 

Her şeyi yerli yerine oturtacak hikayelere yön verebilirim

Daha önce deneyimlenmiş hayatları giyebilirim üzerime

Yakıştı dersin belleğinden aldığın sinyaller ile

Yakışmadı ya da

Ben giydiklerim, sen gördüklerin nezaretinde bir parça oluruz işte

Alışılmışın içinde

Oysa soymalı gözlerin beni olmuşlardan

Zihninde , sana nasıl davranman gerektiğini fısıldayan evvel sevdalardan

Tüm varsayımlardan

Olmuşlardan , ölmüşlerden soymalı

Beni, ben gibi algılamaya başladığında aralanır kapısı aşkın

Kaygıları düzenlemeyebilirim

Sana buraları anlatabilirim

Benzersiz kokulardan

Güzel şarkılardan

Tanrının sunumundan bahsedebilirim

Burası eşsiz, ayak basılmadık bir gezegen gibi

Su var, hayat var, sen varsın, ben varım

Bir beyaz kağıt gibi berrak zihnin

Anları , anılarla birleştirmeyen metinler yazıyor

Kelimeler özgül

Zaaflar özgür

Korkular parçalı

Kokular keskin

Aşınarak son halimizi almışız burada

Dünyadakine benzer figüranlar var

Samet var, Volkan var, Emekli Albay, Büyülü Kuş

Deliler var, sarhoşlar

Hikayemizi destekliyorlar

Bilincin bir başka demindeyiz

İnanmakla başlıyor her şey

Güvenmekle son buluyor

Moleküler adımlarla köprüler örüyoruz varmak istediğimiz ilklere

Karşılaştığım sahnelerin tümü önceden gördüğümü zannettiğim ama asla emin olmadığım bir dejavuya dönüşüyor

Bu sebeple her biri ilk kez yaşanıyor seninle

Tanrıdan hakikat dilemiyorum

Tanrıdan kendi kaderimizi ondan yardım almadan yazabildiğimize dair bir ufak takdir bekliyorum

Son kıyağının anason perisi olduğunu hatırlar gibiyim 

Ama hangi yaşamdaydı orası puslu

Saçlarımı okşadığını

Benimle bir bahar dalına binip diyar diyar gezdiğini anımsıyorum

Sahneler net, yaşamlar silik

Burada bu yeni gezegende anıya ihtiyaç duymuyorum

İlk kez böyle kesif bir koku alıyorum

O an anlıyorum

Sönmekteyiz büsbütün

Yüzün isli, aklın dumanlı

Damarların genleşiyor

Avcunun içinden bir su içiriyorsun bana

Söndüğüm vakittir o

Ab-ı hayat içinde


Ç. 



İst’ 2019 

1 yorum: