Kilidi kırık kapım.
Bu odadan usulca çıkıp hırsız gibi parmak uçlarımda uçuşa giderdim. Bazen gece yarısı çıkar gün doğumunda eve dönerdim. Bir gün bir uçuş sonunda Kaptan şöyle demişti : " Bu işin en güzel kısmı bu, kimsenin göremediği gün doğumlarına tanık oluyorsun."
Bakırköy' de sahilden geçmekteydik, yeni taşınmıştım buraya, yabancıydı her yeni misafir gibi.
Sonra çok gün doğumları ve gün batımları izledim bu sahilden. Bu dalgalarla çok savaştım. Seyyar çekirdekçinin derdini dinledim. Fal baktırdım çiçekçi teyzeye, hatta balonlara ateş bile ettim ancak en çok yürüdüm; yeni dökülmüş betonun üstüne çıkarır gibi ayak izimi, her adımda daha sert daha şiddetli basa basa yürüdüm. Beşiktaş'ın , Kadıköy'ünkine benzemeyen vakur ve boş sahilinde Bakırköyün; hep makyajsız yakalanan kadın telaşında. Ağız dolusu küfür edip, bir de taşla sopayla saldırırken denize, olura kükrerse , hemen arkamda dağ gibi evim var cürretiyle.
Ulaş, Ali, Yaşariye.. Sizleri de bırakıyorum buradan denize. Gece yarısı Garipçe'nin yollarına dökülen serseriliğimizi, öylece boş suya baktığımız suskunluğumuzu.
Evim.. Sevgili 5 yılım.
Yıllar geçtikçe atmosfer basıncı artıyor üzerinde insanın. Hep daha zora koşuyor vedalar. Şarkılar göze daha bir güzel görünüyor.
Koridorunda yankılanan mutluluğum, duvarında leke kalan gözyaşım, camın şeffaflığına karışan hayallerim, kapı gıcırtısına selam eden öfkelerim, duvarındaki duman izlerim, çekiç seslerim, paskalya kokularım, balkonunda botanik bahçelere açıldığım tatlı iklim, en geç sana kış gelirdi Sevgili Odam. Bir dünya işte, evrene açıldığın cephe. Kuşanıp karşısına çıktığın hayat.
Hepsi bir odada değil mi.
Erik açmadı henüz bahçedeki. Balkondan izmaritlerimi, ay ışığımı, kar tanelerini, parmaklıktaki pasları, duymadığım kapı zilini, kuş kafesini, martı seslerini, bir gün gerçekleşeceğini sandığım ihtimalleri alıp da gidiyorum. Kediler uğurluyor beni. Bülbül, seni hiç göremedim, uzun olacak ömrün belli ki. Yol kapandı metal yığınıyla. Komşular camdadır..
Evin içindeki yankı gitgide artıyor, boşaldıkça odalar. Duvarlar soğuyor.
Koli bandı sesleri bir veda türküsüdür.
Saat 11:55 Günlerden Perşembe.
Yine bir telaşla tanışmıştık seninle, yine aynı telaşla bırakıyorum elini. Kalmaları beceremeyen halimle. Hoşçakal Sevgili Evim.
Ç. May'21'15