Gülün belinde bir incelik var
Saçlarında bir ağırlık
Akşamdan kalma bir utanç
Kokmayı unuttuğu bir isyan gözeneklerinde
Akşamları iyi tanır oysa
Başını omzuna yaslar Tevfik Efendinin
Alacağı vereceği yoktur konu komşuyla
Bir su bekler
Bir de okşanmayı kararında
Ama gülden beklenen hep daha fazla
Güzel görünsün isterler, güzel koksun isterler,
Rengarenk açsın isterler
Dikeni de batmasın isterler
Batar ama
Sevmezler
Kimse onu sevmez dikeniyle
Gül, dalında güzeldir sonra
Koparırlar ama
Solmasın isterler
Gülden beklenen hep daha fazla
Evlatlık verilir gibi eğreti aşıklara
Yoktan var etsin isterler
Yoktan var olur mu bir aşk
Gül ne yapsın?
Yalancı baharla sevda açsın isterler
Kızın ellerinde geleceği bulandıran ter
Çingene, dilinde ayıplı yalanla fala kader der
Gülün alınmış dikenleri
Yeni gelin gibi tebessüm eder
Dalını unutmuş
Bahçesini de
Geldiği yeri unutmuş çoktan
Koparılmadan koklananlar da var diye düşünür içinden
Binlercesi arasından bulunup sevilenler de
Şansa inanır gül
Dikeniyle sevilmeye
Bazen zamansız da solabilmenin hürriyetine inanır
Sevilmeye
Cennetteki vazifesine
Ölümden sonraki yaşama inanır
Sevmeye inanır
Bahara
Mevsimlere yön veren kudretine inanır
Gül, zamana inanır.
Döngüye.
Ç. 15'8'16 Tkr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder