3 Mayıs 2014 Cumartesi

وقت

Seyr-i sevdanın bahçesinden bir sitare kopardığım
Cümlelerin tavafında içimden akan ziftler gibi uzun zamandır

Firkatı sen mi eyledin Sevgili aşka eş?
Gözümden süzülen bir eşk-i nehr uzun zamandır 

Yüzümde el gibi bir fücur öfke
Bakma sakın bakma uzun zamandır

Bir ılgıt erz  cenuba esen nefes kesen 
O ne yar ne nigardır  uzun zamandır

Bu nasıl perdedir ahval-i alkış nerdedir?
Ne acı nisyan ne acı sufle uzun zamandır

Bir kapı aç, bir yola düş
Gördüğün düş, gördüğün düş uzun zamandır

Duvarların içinde bir duvar olsa mesken-i nühüft ;teninin kokusu  efsunludur 
O nasıl teslim nasıl tebeyyün uzun zamandır 

Avcunun içinde bir garip yabancı anlamaz vaziyetten 
Bilmez o nasıl bir sancı
Cahin içinden cahime savrulur inancı
Bu nasıl dem nasıl derun uzun zamandır

Yol da yok yokuş da,çıktığım indiğim keder asfalttan
Bu nasıl kuvvet nasıl derman uzun zamandır

Gözlerinde  toprağın kokusu çağırır
Tecilde ölümden aladır uzun zamandır

Bir gam türedi nefsimden iflah olmaz sukunet gayrı 
Ben nefessiz kaldım ya bu ruh bedenden ayrı uzun zamandır

Özleminden dilim lal ; farzı misal ölümdür uykum 
Nasıl mağfur nasıl mahşer uzun zamandır

Ç. 3'5'14 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder